Kürsüye kurşun yağdıran Akşener, konuşmasının en coşkulu yerinde hepsini savurdu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki grup toplantısında konuştu. Akşener, İYİ Parti İl Başkanlığı binasına isabet eden kurşunla ilgili ateşli açıklamalarda bulundu.
“ASLAN MEW DEDİ, KÜÇÜK FARE KÜKREDİ”
Akşener’in açıklamaları şöyle: “Değerli meslektaşlarım; Recep Bey sayısız hezeyanlarından birini geçen hafta yaşadı, gerçekten evlere bayram oldu… Neydi o? Kiminle muhatap olacağımı çok iyi bilirdim… Neydi o? dedi. küçük fare
“DARBE YAKALANSAN BİLE SENİNLE MUHALEFETE DEVAM EDECEĞİM”
Recep Bey merak etmeyin ben kiminle uğraştığımı çok iyi biliyorum. Köle hakkını yiyenlerle, devlet televizyonunda terör liderinin mektubunu okuyanlarla, emeklilerden, memur ve memurlardan kestiği milyarlarca lirayı rant şebekeleri altında dağıtanlarla uğraşıyorum. Milletine laf söyleyenlerle, sesini duymayanlarla, saraylarda alay edenlerle uğraşırım. Ben gençleri zorlayan, hanımları ezenlerle uğraşırım. Beğensen de beğenmesen de, kızsan da denemeye devam edeceğim.
“BENDEN RANDEVU BEKLİYORDU”
Ertesi gün tehdidin yansımasını hızla gördük. Durumu ciddi olan bir hükümet, bahsi araştırmak için hızlı hareket eder değil mi? Recep bey ve arkadaşları bize kızdılar. Ne yani, bir bekçi arkadaş bir hırsızı kovalıyordu. Sanılanın aksine İstanbul İl Başkanlığımız gökte değil yerdedir. Bu bekçi abi tezlere göre tekrar tekrar hareket etti. Recep bey çıktı ve benden bir özür bekledi. Utanmazsanız kurşunla saldırmaktan parti binamızı tutuklarsınız. Senden özür dilemem gereken tek şey bu mu? Hadi çık oradan, çok beklersin. Unutmayın biz bu günlere kolay gelmedik.
“Bu kurşun bizi korkutur mu”
Söyleyin Sinan Ateş durdu mu? Bu kadar tehdide direndikten sonra bu kurşun bizi korkutur mu şimdi? Söylesene, Ömer Halis Demir korkuyor mu? Bunca ahlaksızlığa katlandıktan sonra, bu mermi şimdi bizi korkutur mu? Gaffar Okkanlar, Uğur Mumcular öldü mü? Bu kadar ihaneti atlattıktan sonra artık bu kurşun bizi korkutur mu? Bu kurşunun adresini verenler şimdi bizi ayıracak mı? O halde bugün burada sizden bir söz istiyorum, bu sözü ecdadınıza uygun olarak törenizde verin, bu sözü aklınızı ve kalbinizi duyarak verin. Kıvılcımdan ateş olur musun? Tüm kurşunlara dayanıp milletimizin güneşi olur musun? Düşen karanlığı yıkmak için 40 kelimeden 40 bin mi olacaksın? Bu millet 15 Mayıs sabahı üzerine düşen gömleği yırtacak. Bu millet 15 Mayıs sabahı hep birlikte özgürlük için haykıracaktır.”
